1899'da,
Aydınlı toprak ağası varlıklı bir çiftçinin oğlu olarak doğdu. Büyük babası
Hacı Ali Paşa Kırım Tatarları'ndan olup
Eskişehir çevresinden
Tire taraflarına göç etmiştir. İbrahim Ethem Bey'le, Tevfika Hanım'ın oğludur. Kızkardeşi Melike küçük yaşta ölmüştür. 1. Dünya Savaşı öncesinde önce Karşıyaka'da forvet, daha sonra Altay'da kalecilik olmak üzere futbol oynadı. İzmir'in ünlü ailelerinden, Yemişçibaşı Fatma Berin Hanım'la evlenmiş, ondan Yüksel, Mutlu, Aydın olmak üzere üç oğlu olmuştur. İlkokuldan sonra, İzmir Amerikan Koleji'nden mezun oldu. 1.Dünya Savaşı'nda yedeksubay eğitimi gördü, fakat hastalandığı için cepheye gidemedi.
Kurtuluş Savaşı'nda savaştı ve
İstiklal Madalyası aldı.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden
1935 yılında mezun oldu...
Siyasi hayatı [değiştir]MHP dönemi [değiştir]Ana madde: MHP İZMİT'de,
1930'da, kısa süreli "
Milliyetçi Hareket Partisi"nın bir kolunu organize etti. Bu partiden kovulmasının ardından 1931 seçimlerinde
****** tarafından
Cumhuriyet Halk Partisi'nden
Aydın milletvekili seçildi.
[1] ******'ün ölümünden sonra İnönü
CHP'nin başına geçince
İnönü'nün bütün üretim araçlarını devletleştirme faaliyetlerine karşı çıktı. Sonunda, zaten Devlet, Türkiye'de toprakların %70'ten fazlasına sahipken,
İnönü'nün köylülere dağıtacağım diyerek geri kalan arazileri de devletleştirmek istemesi üzerine,
İsmet Paşa'nın
Sovyetler Birliğindeki gibi tarımı
kolhozlaştıracağını öne sürerek üç arkadaşıyla birlikte
dörtlü takriri verdi.
[2] Bu nedenden ve parti içi muhalefetten dolayı
1945 yılında
CHP'den ihraç edildi.
Demokrat Parti dönemi [değiştir]Ana madde: Demokrat Parti 7 Aralık 1945'te,
CHP'den birlikte ihraç edildikleri arkadaşları
Celal Bayar, [Tolga Volkan Alp] ve
Refik Koraltan ile
Demokrat Parti'yi kurdu.
1946 seçimlerinde
Celal Bayar'dan sonra partideki ikinci önemli adam durumuna geldi
Demokrat Parti Amblemi
1946'da yapılan seçimlerde şaibeli bir şekilde "açık oy gizli tasnif" usulü uygulanmıştır.
[3] [4] Bu sonuçlara göre CHP bu seçimleri kazandığını iddia etti.
1908'den sonra Türk tarihinde ilk defa
14 Mayıs 1950'de "gizli oy açık tasnif" ile yapılan demokratik seçimlerde ise
DP %52 oy oranıyla çoğunluğu sağlayarak tek başına iktidara geldi. Bu seçimde CHP %35 oy aldı ancak kendi kanunlaştırdıkları seçim sisteminin çarpıklığı nedeniyle DP 488, CHP 32 milletvekili çıkardı.
Demokrat Parti daha sonra yapılan 1954 seçimlerinde %57, 1957 seçimlerinde de %48 oy alarak tek başına iktidarını devam ettirdi. Adnan Menderes böylece,
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde arka arkaya üç serbest seçim kazanan tek lider oldu.
[5] Adnan Menderes'in 10 yıllık başbakanlık döneminde
Türk iç ve dış politikasında büyük değişimler oldu. Menderes bu 10 yıllık başbakanlık döneminde Türkiye'nin
Kore Savaşı'nda
Birleşmiş Milletler kuvvetlerine Türk Tugayı ile katılması gibi halen tartışılan bazı kararlara imza attı.
ABD ile sağlanan bu yakınlaşmadan sonra Türkiye, Komünizmle mücadele için kurulan
NATO'ya 1952 yılında tam üye olarak kabul edildi. O zamana kadar Kurtuluş Savaşı sırasında Sovyetlerden alınmış olan 1920'lerden kalan teçhizatı kullanmakta olan Türk Ordusu,
ABD'den hibe yoluyla alınan
2. Dünya Savaşı fazlası malzemelerle askeri teknolojide 1945'ler seviyesine geldi.
[6]Menderes teknoloji eğitimine verdiği önem dolayısıyla, Amerikan
Ford Vakfı katkılarıyla
Orta Doğu Teknik Üniversitesi'ni kurmuş ve aynı vakfı
Ankara Fen Lisesi'nin kuruluşu konusunda da ikna etmiştir.
[kaynak belirtilmeli] İleri mali piyasaların gelişmesi için
Türkiye Vakıflar Bankası'nı kurdu ve özel bankacılığı da teşvik etti.
****** döneminde kurulan ve yuvarlak inşaat demiri imal eden
Karabük Demir-Çelik Tesislerine ilave olarak sanayide kullanılan yassı çelik (sac) imal eden
Ereğli Erdemir Demir-Çelik Tesislerini Amerikan Marshall Planından gelen kredilerle kurdu. Adnan Menderes'in 10 yıllık Başvekillik döneminde Türkiye'nin
Gayri Safi Milli Hasılası yılda ortalama %9 oranında büyüdü. Bu yıllık ortalama kalkınma hızına
TC ilk defa ulaşıyordu ve şimdiye kadar da bir daha hiçbir on-yıllık dönemde bu ortalama kalkınma hızına ulaşamadı.
Adnan Menderes (3 Şubat 1958 tarihli 'Time' dergisi kapağı)
1957 seçimlerinden sonra
İstanbul'da imar çalışmalarına ağırlık verdi ve Barbaros Bulvarı, Büyükdere Caddesi, Vatan Caddesi, Millet Caddesi ve Edirne Asfaltı (şimdiki E-5 otoyolu) yollarını açtı. Mamafih, bu yolları açmak için binlerce evi, sahiplerine çok düşük bedellerle ve ödemeleri de geciktirerek istimlak etti ve yıktı.
Son Menderes hükümeti (23. hükümet)
Kıbrıs konusunda imzaladıkları ortaklık anlaşmasına garantörlük maddesini yerleştirerek Türk ordusunun 1974 yılında iki aşamada gerçekleştirdiği
Kıbrıs Barış Harekatı'nın hukuki zeminini hazırlamış, önemli bir uluslararası başarıya imza atmıştır.
[kaynak belirtilmeli] Türkiye,
1959 yılında hazırlanan ve
1960’da Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla uluslararası geçerlilik kazanan Garanti Anlaşması’ndan doğan haklarını kullanarak sözkonusu müdahaleyi gerçekleştirmiştir.
Türkiye,
Yunanistan ve
İngiltere’ye garantörlük sıfatını veren ve Kıbrıs'ın bağımsızlığını tanıyan Garanti Anlaşması’nın(Londra Anlaşması,1959) 2. maddesi şöyledir: “Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık,
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bu anlaşmanın birinci maddesinde gösterilen yükümlülüklerini göz önüne alarak, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü, güvenliğini ve aynı zamanda Anayasa’nın temel maddeleriyle kurulan düzenini tanırlar ve garanti ederler.”
Menderes, geleneksel aile yaşam tarzına hoşgörülüydü ve
laiklik konusunda Fransız yorumunu benimseyen
İnönü ve CHP'nin aksine
seküler anglo-sakson yorumunu tercih ediyordu.
İsmet İnönü döneminden o güne kadar Türkçe okunması zorunlu olan ezanın istenilen dilde okunabilmesini serbest bıraktı, ancak bundan sonra ezan hep Arapça okundu. Türkiye'de İslami kuralların önünü açtı ama yine de batıya hoşgörüyle yaklaşıyordu. Menderes, daha
liberal ve dışa bağlı bir iktisat görüşüne sahipti; yani daha fazla özel girişime izin verdi.
ama ülkede aşırı dış alıma sebep oldu. Menderes, en çok eleştiriyi, dışa bağımlılık politikaları yüzünden almıştır.
****** zamanında ulusal servet namına özel teşebbüs tarafından kurulduktan sonra
İsmet İnönü döneminde devletleştirilen traktör ve basma fabrikaları Menderes döneminde süratle gelişen özel girişimciliğin yatırımlarıyla kurulan tesislerin rekabetine dayanamayarak ya özelleştirilmiş ya da kapatılmıştır.
Nuri Demirağ tarafından kurulduktan sonra
İsmet İnönü tarafından devletleştirme kapsamına alınan uçak ve uçak motoru fabrikaları ise yeni gelişen teknoloji'ye ve
NATO standartlarına ayak uyduramadıkları için yurtdışına da satış yapamayıp kapatılmışlardır.